Çocuklar için hep annenin çok farklı bir yerinin olduğu düşünülür. Dokuz ay
çocuğu karnında taşıyan annedir, doğum sancılarını anne çeker, sonrasındaki
süreçte özellikle de ilk dönemlerde bebek ile annesi arasında çok özel ve güçlü
bir bağ vardır. Anne karnına düştüğü andan itibaren annesiyle tanışan bebek
içeride büyüdükçe dışarıdan gelen seslere karşı da duyarlı olmaya başlar, sürekli
duyduğu sesler ona tanıdık gelir.
Doğum sonrasında annesine hem fizyolojik hem de duygusal olarak çok
gereksinim duyan, hatta yaşamdaki ilk yılını annesiyle kendini bir bütün olarak
hisseden bebek o dönemde başkası tarafından kendisine gösterilen düzenli
ilgiye de olumlu tepkiler verir.
Bu uzun girişi aslında babaların bebeklerinin yaşamlarındaki rollerinin sanıldığı
gibi çocuk belli bir yaşa geldikten sonra başlamadığını, anne karnında iken bile
bebekleriyle iletişime girebileceklerini anlatabilmek için yaptım. Babalar
bebeklerini benimsedikleri ve kendilerini baba olmaya hazır hissettikleri an
itibarıyla bebekleriyle ilişkileri başlar ve bebekleri de onlara özel davranışlar
geliştirir.
Babalar, çocukların dış dünyaya açılan kapılarıdır, cesaret kaynaklarıdır,
kahramanlarıdır, koruyucularıdır, güç kaynaklarıdır. Bunların hepsinin toplumsal
cinsiyetçi söylemler olduğunu söylemek mümkün. Bunları yapabilmek, sadece
baba olmakla mümkün değil, kişilik özellikleri uygun değilse erkek olmak ya da
baba olmak yeterli olmuyor elbette. Her babanın kişiliğiyle, yaşam koşullarıyla
uyumlu olarak farklı rollerle çocuklarının yaşam sahnesinde yer aldığını
biliyoruz. Ancak hayal edilen de biraz babalık rolüne atfedilenler oluyor işte…
Bu rolü üstlenen, üstlenmek durumunda kalan anneler, hatta kendi rolüne ek
olarak yapanlar, ya da rolleri değişenler de var elbette
Bugün; babalığını –biyolojik babalıktan söz etmiyorum sadece-hakkıyla yapan
ve baba sıfatını hak eden kişiler için yazıyorum.
Sevdiğini bildiğiniz ama pek te göremediğiniz, bazı hareketlerinden-sözlerinden
çıkarsadığınız, sizi yetiştirmek için elinden geleni belki de fazlasını yapan,
önünüzü hep açmaya çabalayan, yol gösteren, sadece söylemi ile değil de
eylemi ile de örnek olan babalar…
Gidişiyle beni soğuk yaşam rüzgarlarına karşı donanımlı ancak ıssız bırakan,
nefes alırken boğazıma düğüm gibi takılan sevgili babam başta olmak üzere
babalığı içinde hissederek yapan herkesin babalar günü kutlu olsun