SEVGİNİN DİLİ VAR MI?

İstediğimiz şekilde severken karşımızdakinin ne istediğini fark edebiliyor muyuz? O mutlu mu, kendini seviliyor hissediyor mu?
Sevmek belki tek başına yapılan bir eylem ancak bir başkasına yöneltildiğinde onun alanına da giriyor ve onda çeşitli ifadeler, anlamlar alabiliyor. Sevdiğimizi gösterdiğimizi sanırken çok farklı şeyler anlatmış olabiliriz karşımızdakine ya da bize sevdiğini göstermeye çalışan birinin davranışları yansımasını çok farklı bulabilir bizde.
Sevgiyi, sevilmeyi iletişim dillerini kullanmadan kendimize göre yaşadığımızda ciddi iletişim kazaları ve istenmedik sonuçlar gelişebiliyor.
Duyguları nasıl ifade ettiğimiz kadar karşımızdaki kişinin onları nasıl anlamlandırdığı da önemli çünkü.
Hepimizin belli yaşanmışlıkları var bunlar da pek çok atıfları beraberinde getiriyor. Karşımızdakilerin davranışlarını bu yaşanmışlıkların, atıfların gölgesinde yorumluyoruz çoğu zaman.
Bazen de her duyguyu nasıl ifade edebileceğimizi ya da edemeyeceğimizi daha bebeklikten itibaren aile ortamından başlamak üzere yakın çevremizde, okulda, toplumun her katmanında farklı biçimlerde öğreniyoruz.
Tüm bu öğrenmeler ve yaşanmışlıklar duygu ifadelerinin farklılaşmasını getiriyor beraberinde. Kendimizi ifade ederken oluşan farklılıklar, bize aktarılan duyguyu anlama, algılama bağlamında da gelişebiliyor.
Konu, sevgi olunca bu farklılıkların pek çok ilişkilerde ciddi karmaşalar ve yanlış anlaşılmalara yol açtığı aşikar.
Bu nedenle, kendi duygularımızı özellikle sevgimizi ifade ederken karşımızdaki kişinin de duygu ifade etme yollarını anlamaya çalışırsak karşılıklı olarak birbirimizi daha doğru anlayabiliriz. Haksızlığa uğramış ve anlaşılmamış olma tuzaklarından kurtulabiliriz.

Posted in Aile, En Çok Okunanlar, Genel, Genel Bilgiler, İlişkiler, Yazılar and tagged , , , , , , .

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir