Tek çocuk olmak diğerlerinden farklı olmaktır.
Tek çocuk olmak, kardeşi olmamak
Tek çocuk olmak, kendinden çok küçük veya çok büyük bir kardeşi olup çocukluk dönemini yalnız geçirmiş olmak
Tek çocuk olmak, ebeveynlerin beklentilerini paylaşacak birinin olmaması ve ileride onlara bakma sorumluluğunun üzerine kalması ( kardeşlerini erken yaşta kaybetmiş olmak)
Tek çocuk olmakla ilgili beş sorun alanı
- Her şey olmak
- İtişme-Çekişme
- Benlik İmgesi
- Sosyal Olgunluk
- Her Zaman Yalnız Olmak
Her Şey Olmak
- Ana-baba arasında arabulucu-hakem olmak
- Neşe kaynağı olmak
- Kendinden beklenilen tüm görevleri yerine getirmek
- Okulda- sosyal etkinliklerde ailenin temsilcisi olmak
- Her şeyin sorumluluğunu üstüne almak
- Hep düzgün davrana, makul olan kişi olmak
- Sürekli iyi çocuk olmak, ailesinin istediği gibi olmak
- Anne-babanın her şeyi olmak, onların hayatının odak noktası olmak
- Anne-babayı asla hayal kırıklığına uğratmamak
- Ailenin mutluluk- gurur-umut kaynağı olmak
- Anne-babanın kendileri için gerçekleştiremedikleri hayallerini gerçekleştirmek
Suçluluk
Tek çocukların içine işlemiş bir suçluluk duygusu vardır.
Her şey olmak, tek çocukları hem yorar, hem de suçluluk yaratabilir. Ailesine layık bir evlat olamamanın suçluluğu, onlara iyi bakamamanın suçluluğu, onların arasındaki tatsızlıklara çözüm bulamamanın suçsuzluğu gibi
Ayrıca her şey olmaya çalışan tek çocuklar, tek olmalarının da kendi suçları olduğunu düşünebilirler. Çok zor çocuk oldukları için, anneleri onları doğururken çok zorluk yaşadığı için, aile onların doğumuyla sıkıntı çektiği için ve anne ya da baba bu nedenle hastalandığı için kardeşleri olmadığını düşünerek kendilerini suçlu hissedebilirler. Kardeşleri olup ta ölen tek çocuklar ise bu kardeşi istemedikleri için ölebilmiş olabileceği düşüncesine kapılarak kendilerini uzun yıllar çok suçlu ve ezik hissedebilirler.
Anne ya da baba öfkeli olduklarında bu durumun kendi suçu olduğuna inanır evdeki çocuk, bir kardeşi olsa bu suçu paylaşabilecekken yalnız olduğu için her zaman o suçludur.
Tek çocuk olduğunda yapılan bir hatayı diğer kardeşin üstüne atma şansı yoktur.
Anne-baba çocuğa kim olduğunu, nasıl biri olduğunu söylüyorsa çocuk bunu sorgulamadan kabul eder, karşılaştırabileceği örnekleri yoktur. Ters giden bir şeyler varsa da suçlu kendisidir.
Tek çocuk suçlandığında bu durumu dünyanın sonu gibi algılar, çünkü benzer durumu yaşayan başka kimseyi görmemiştir. Bugüne kadar gözbebeği olduğu, ilgi odağı olduğu ailesi tarafından suçlanmak çok ağır gelir.
Suçu bu kadar kolay üzerlerine alabilmekle birlikte eleştiriye de oldukça kapalıdırlar. Eleştiri sevilmediği duygusu uyandırır. Herkes tarafından sevilmek zorunda olduğunu hisseden tek çocuk eleştiri aldığında bunu kaybettiği düşüncesiyle ciddi hayal kırıklığı yaşar.
Küçük yetişkin olmak
Sürekli ilgi odağı olmak ve yetişkinler arasında yetişmek tek çocukların kelime dağarcığını geliştirir, davranışlarının yaşıtlarına göre daha olgun olmasına neden olur. Aile bu olgun davranışları gördükçe daha fazlasını talep eder ve karşısındakinin bir çocuk olduğunu unutuverir. “Küçük yetişkin fenomeni”
Küçük yetişkinler aslında çocuk olamamanın sıkıntısını yaşamları boyunca yaşarlar.
Aşırı sorumluluk duygusu yetişkinliğe taşındığında;
- Kendini herkesin sorununa çözüm bulmak zorunda hissetmek
- Kendine rağmen herkesi mutlu etmeye çalışmak
- Haksızlığa uğrayanlarla mücadele etmek
- Başkalarının hareketlerinden de kendini sorumlu hatta suçlu hissetmek
- Herkese yardım etmeye çalışmak(kurtarıcı rolü)
- Kendi gereksinimlerini dile getirememek
- Hayır diyememek, sınır koyamamak
- Söz verdiği şeyi ne pahasına olursa olsun yerine getirmek
- Kendini acımasızca eleştirmek, kendi için çok yüksek standartlar belirlemek
- Başkalarından da çok fazla şey beklemek
Hep doğru olmak-yapmak
Yaşamlarının her noktasında doğru hareket etmek zorunluluğu hissederler. Doğru soru sormak, doğru yerde olmak, doğru hareket etmek v.b
Ailenin her şeyi olmak demek;
- kendi başına kalamamak,
- duygularını yaşarken ailenin moralini bozmamaya dikkat etmek
- özel günlerde mutlaka onlarla olmak
- kendine zaman ayıramamak ya da ayırdığında kendini suçlu hissetmek
- ailenin tüm duygusal taleplerini karşılamak
Tek çocuklar anne-baba dışında bir aile büyüğü ya da başka bir yetişkinle yakınlaşmak konusunda çekince duyarlar. Ebeveynler bu konuda kıskanç davranabilirler.
Tek çocuklar tüm yaşamları boyunca herkes tarafından sevilmek, fark edilmek ve hep ilgi odağı olmak isterler. Bunun mümkün olamadığı durumlarda ise kendilerini çok mutsuz hissederler, hayal kırıklığı yaşarlar. Sürekli özel olma gereksinimi içindedirler.
Kendine ait olanı paylaşmayı bilemezler ancak kendilerine bir şey alırken başkaları için de alacak kadar cömerttirler.
Her şey olmanın avantajları:
- Gelişmiş özgüven
- Kendini takdir edebilme ve kendinle dost olabilme
- Verici, cömert
- Aileden gördüğü özel ilginin sonucu olarak kendi değerinin farkına varmış olmak
- Sevgiye tek başına sahip olmak
- İlgi odağı olmak-gözde olmak
- Gereksinimlerinin daha çabuk karşılanması
- İlgilerinin-hobilerinin teşvik edilmesi
- Söylediklerinin gerçekten dinlenmesi-yanıtlanması
İtişme-Çekişme
- Sivri yanların törpülenememesi
- Öfke ve çatışmayla baş etme yetilerinin yeterince gelişmemesi
- Kendine ait alan gereksiniminin yoğun olması
- Paylaşma eksikliği
- Kendinden daha az söz etmek, duygusal anlamda daha kapalı olmak
- Dalga geçilmeyi fazlasıyla ciddiye almak
Benlik İmgesi
- Uzun bir süre sadece anne-baba gözünden değerlendirilmiş olmak
- Kendini akranı (kardeşi) ile değil de anne-baba ile karşılaştırmak durumunda kalmak
- Erken yaşta kendine güven kazanmak
- Çevreye aileyi yansıtma görevini üstlenmek
- Kendini tartma-yargılama fırsatına sahip olamamak
- Anne-babanın hakem olamadığı güvensiz aile dışı ortamlarda yaşamı öğrenmek zorunda kalmak
- Başkaları tarafından tanımlanmış bir kişi olmak
- Hayatını başkalarına ait olarak geçirmek
- Evrenin merkezi olmadığını, eleştirilmenin sevilmemek olmadığını ancak dış dünyayla temas ettiğinde öğrenebilmek
- Ergenlik başkaldırısını zamanında yapamamak ve dönüşümler yaşamak
Sosyal Olgunluk
- Sosyal açıdan yaşıtlarından daha olgun ve pratik ancak duygusal açıdan toyluk (Duygusal talepler karşısında beceriksizlik, deneyimsizlik)
- Yetişkinlerle çok fazla vakit geçirmeye bağlı olarak çocukluk döneminde bile yetişkin gibi davranmak
- Yaşıtlarıyla yaşamının ilk altı yılında bağ kurma alışkanlığı kazanmadığı için akran ilişkilerinde güvensiz, beceriksiz hissetmek
- Yetişkinlerin sosyal davranışlarını çok ileri düzeyde kavrayabilmek
- Lider ruhlu olmak
- Yüksek sorumluluk duygularına sahip olmak
- İş hayatına hızlı başlangıç yapmak
- Ergenliği kaçırmak
- Duygusal ilişkilerde bağımlılık, kıskançlık
Sosyal açıdan güvenli ve yetişkin görüntünün ardında daima gizlenen küçük çocuk!!!
Başarısızlığı kabul etmek kolay değildir.
Yükümlülük altına girmekten çekinirler, bir yandan da yükümlü olmak isterler.
Seçim yapmakta zorlanırlar, seçim yapmak diğer seçeneklerden vazgeçmek demektir. Her şeye sahip olamayacağını kabullenmek demektir. Seçim gerektiren kararlar çok zorlayıcı olur.
İlişkilerinin dozunu ayarlamakta güçlük çekerler. Sevdiklerine karşı aşırı yoğun ve aşırı talepkar olabilirler. Kişisel alan gereksinimi nedeniyle zaman zaman ilişkide kopukluklara da neden olabilirler.
Küçük yaşlarda hep güçsüz ve kontrol edilen rolde olduklarından erişkin olduklarında hep kontrol etmek isterler, profesyonel ilişkilerde bu durum onları becerikli kılarken duygusal ilişkilerde sorun yaşamalarına neden olur.
İlişkilerinin bağımlı mı bağımsız mı olduğuna karar vermekte güçlük çekerler.
Her Zaman Yalnız
Kendilerini her zaman yalnız hissederler ve bundan hoşnut olurlar.
Yalnız kalmaya gereksinim duyarlar.
- Aile içinde mütteffiki olmamak
- Anne-babanın dünyasına yabancı kalmak
- Yoksun bırakılmış hissetmek
- Sorunlarını paylaşabileceği yaşına yakın bir akrabası olmamak
- Anne-babayla ilgili önemli kararlar alma noktasında yalnız kalma, sorumluluğu paylaşamama
- Anne-babayla ilgili üzücü olayları paylaşacak kimse olmaması
- Ortak anıları olamamak
- Anne-babaya karşı güç birliği yapacak kimse olmaması
Baş etmek için:
- Kendini oyalamayı öğrenmek
- Hayal gücünü genişletmek
- Hayvan beslemek
- Okumak
- Okulda vakit geçirmek
Yetişkinlik döneminde ise mutlaka kendilerine alan yaratmaya çalışırlar. Bir yandan yükümlük altına girmek istemezler, hem bağımsızlıklarını kaybedeceklerinden korkarlar hem de en doğruyu yapmak istediklerinden yükümlülüğün altında ezilebilirler.
Yalnızlıklarını kapatmak için yetişkinlik döneminde geniş ailelere katılabilirler, başkalarının konuşmalarını dinleyebilirler.
Duygularını kendilerine saklayarak başkalarıyla hem yakın olur hem de mesafelerini koruyabilirler.
Daha ciddi ve mesafeli durarak yalnızlıkla baş etmeye gayret ederler.
Bu duyguyu anlayıp kabullenmek kişiyi güçlü kılar, aynı zamanda bağımsız ve güvenli olduğunu da hissettirir.
İlişkilerde Tek Çocuklara Öneriler
- Kusursuz olmaya çalışmamak- kusuru olmak sevilmeyeceğini göstermez
- Birlikten olunan kişiden çok fazla beklenti içinde olmamak
- Birlikte olunan kişiyi kontrol etmeye çalışmamak
- Kendini anlamaya çalışmak- güvensizliklerini kabullenmek, onlarla yaşamayı öğrenmek
- Kurtarıcı olmaya çalışmamak- her şeyin doğrusunu yapmaya çalışmamak, tüm yanlışları üstlenmemek
- Aşırı derecede benmerkezci olmamak- birlikte olunan kişiyi dinlemek-ondan bir şeyler öğrenmeye çalışmak
- Kendine karşı çok katı olmamak
- Hayır demeyi öğrenmek
- Tek çocuk gerçeğini inkar etmemek
İş Yaşamında Tek Çocuklara Öneriler
- İş seçiminde kendi tercihi mi anne-babanın tercihi mi olduğunun farkında olmak
- İş seçiminde aile dışındaki kişilerden de fikir almaya özen göstermek
- İş açısından yalnız çalışmayı ne kadar istediğine, kendine ait mekana ne kadar gereksinimi olduğuna karar vermek
- Özel biri olabilecek, kontrolü elinde tutabilecek iş seçimleri yapmak
- İnsanlarla teması az olan işlerden kaçınmak( yalnızlık eğiliminin farkında olarak)
- İşleri organize etme ve liderlik becerilerinin farkında olmak
- Dünyayı sırtında taşımaya çalışmamak, sınırlarını ve sınırlılıklarını iyi bilmek
- Başkalarını kendi yüksek standartlarıyla değerlendirmeye kalkmamak
- Mesai arkadaşlarından bir aile olmalarını beklememek
- Başarılı olma konusuna saplanıp kalmamak
- İşyerinin kendi etrafında dönmediğinin farkında olmak
- Mizah duygusunu ortaya koymak, yaşamı gereğinden fazla ciddiye almamak
Tek Çocukların Eşlerine Öneriler
- Kendine ait küçük te olsa bir alana sahip olacağı garantisini vermek
- Kendi başına kalma isteğini terk edilmek, istenmiyor olmak gibi algılamamak
- Yalnız kalmak isteği nedeniyle kendisini suçlu hissetmesine engel olmak
- Plan-organizasyon yapmasına olanak tanımak
- Kendi kabuklarına çekilmelerinin red etmek olmadığının bilincinde olmak
- Yakın olma deneyimleri olmadıkları için böyle davrandıklarını, zamanla alışacaklarını anlayarak yavaş ve istikrarlı adımlar atmak
- Sabırlı olmak
- Duygusal olgunluğun öğrenilebilir ve ulaşılabilir olduğunun bilincinde olmak ve eşe zaman tanımak
- Eşinin kırılgan ve güvensiz yönlerini fark edebilmek
- Benmerkezci davranışlarına dikkat çekerek eşe farkındalık kazandırmak ve bu davranışın kendisini ve diğerlerini nasıl etkilediğini aktarmak
- Çocuk konusunda aceleci olmamak
- Öfkesini ifade etmesine yardımcı olmak, öfke ifade edince sevmekten vazgeçmesi gerekmediğine eşi ikna etmek
- Zaman içinde kendisi dışında birinin de sorumluluk alabileceğini öğrenmesini beklemek
- Birlikte yaşamaya, şaklara, alaylara alışkın olmadığını göz önünde bulundurarak zaman tanımak ve deneyimsizliğini aşmasında yardımcı olmak
Tek Çocuğu Olan Anne-Babalara Öneriler
- Çocukluğunun tadına varın. Bir an evvel yetişkin olması için uğraşmayın
- Başka çocuklarla olabildiğince birlikte olmasını sağlayın
- Tüm umutlarınızı ona bağlamayın
- Üzerine çok fazla yük bindirmeyin
- Onu istenilen bir kişi olduğuna inandırın
- Tek çocuk olmalarını telafi etmeye çalışın-aşırıya kaçmadan
- İstediği her şeye sahip olması gerekmediğini ifade edin
- Çok fazla üzerine düşerek aşırı koruyucu olmayın
- Hata yapma fırsatı tanıyın, onu bunaltmayın
- Aşırı anlayışlı davranmayın
- Sınırları iyi belirleyin
- Sürekli yaşamını kendi istediğiniz şekilde programlamaya çalışmayın
- Çocuğunuzu müttefik olarak kullanmayın
- Çocuktan her şeyiniz olmasını beklemeyin
- Ona kendine ait bir yaşamı olduğunu hissettirin, bunun yollarından biri de kendi yaşamınızı ona adamamaktır
- Anne-baba olarak kendi ayaklarınızın üzerinde durmayı öğrenerek çocuğunuzun üzerindeki yükü hafifletin